1980-1990’lı yıllardan bunları hatırlayan var mı?
Zaman ne de çabuk geçti değil mi hem de su gibi. Artık sanırım yaşlanıyoruz ve çocukluğumuzdan kalan her obje bizim için çok önemli o anları yad etmemizi sağlıyor. Ne güzel günlerdi di mi? Bir çoğumuz için tadına doyumsuz günlerdi…
yıllar önce ekmeklerin üzerinde etiketler. Neden vardılar, nasıl konuluyordu bu etiketler hiç bilmiyoruz.
tuş kilidi yıllar öncede vardı. Bu tabi çok daha eskiydi. herkes hatırlamıyor olabilir.
saç traş makinası. Özellikle erkekler bunları çok iyi bilir. Her ne kadar makas son zamanlarda bu makinelerin yerini almış olsa da yine de berber çekmecesinde bunlar hep dururdu.
eskilerin mp3 çaları 🙂
Şaka bir yana bunu hiç görmemiş koca bir nesil var şimdilerde. Kaset görseler ne olduğunu anlamazlar.
çalar saat. Akıllı telefonlar mı vardı bizim zamanımızda. Uyanmak için başka çare yoktu. Ama güzeldi 🙂
kesme kristal kül tablası – Ne kadar ağırdı di mi 🙂 Mazallah insanın ayağına düşşe, kırardı.
sıcacık tutan oduncu gömlek
– Bu sene sanırım bunlar yine moda olacak 🙂
merdaneli çamaşır makinası. Keşke bir de o çamaşırlar sıkışmasa 🙂
margarin kutuları
sapan oyuncak
okuma fişleri
– Kalmadı artık bunlar da acaba yeni sistem mi iyi eskisi mi? Bence eskisi…
sokakta evde misket oynamak
küçük büyük jeton – Jetonu bırakın artık nereyse telefon kulübeleri bile kalmadı…
pille çalışan el feneri
— Ne tutabilir ki bunun yerini… Hala evin bir köşesinde illa durur…
tüplü televizyon
oyuncaklı anahtarlık
bilmediğimiz numaraları bu rehberden öğrenirdik
— Koca bir şehir burda kayıtlıydı. Burda kayıtlı olmak bir prestij meselesiydi.
külahta leblebi tozu
meşrubat kapakları
eskiden her evde olan saplı gırgır
Küçükleri bile kalmadı artık. Ama bunun yeri hep bir başkaydı. Sanırım bir de başka rengi de yoktu. Hep turuncu 🙂
turbo sakızlar — 1 liraya 10 tane 🙂
solo test zeka oyunu — Öyle dijital oyunlar yoktu. Bu vardı sadece. Zekasına güvenen buyursun gelsin.
yıllar geçsede o günlerin tadı hala damağımda . Keşke o günlere geri dönme şansımız olsaydı dediğim zamanlar bir hayli fazla . . .